Yapay zekâ alanında son yılların en dikkat çekici iş birliklerinden biri olan OpenAI ve Microsoft ortaklığı, 2025 Eylül ayında imzalanan yeni bir anlaşmayla farklı bir boyuta taşındı. İki şirketin duyurduğu mutabakat zaptı, mevcut iş birliğinin geleceğine dair önemli sinyaller veriyor. Peki bu anlaşma neleri kapsıyor, neden bu kadar konuşuluyor ve teknoloji dünyası için hangi sonuçları doğurabilir?
Kısaca Ne Oldu?
11 Eylül 2025 tarihinde yapılan ortak açıklamayla OpenAI ve Microsoft’un bağlayıcı olmayan bir mutabakat zaptı imzaladığı duyuruldu. Bu belge, tarafların nihai anlaşmaya ulaşmadan önce iş birliğinin ana hatlarını belirleyen bir çerçeve sunuyor. Açıklamalara göre amaç, yapay zekâ alanında güvenli, şeffaf ve yenilikçi projeler üretmeye devam etmek.
Anlaşmanın Kalbi: Yapısal Dönüşüm
Yeni anlaşma, sadece iş birliğinin devamını değil, aynı zamanda OpenAI’ın şirket yapısında köklü değişimleri de gündeme getiriyor. OpenAI, mevcut koşullar altında kâr amacı gütmeyen kolunun, özel piyasalarda hedeflenen 500 milyar dolarlık değerlemenin yaklaşık %20’sine denk gelen 100 milyar doların üzerinde bir pay alacağını açıkladı. Bu durum, kuruluşu dünyanın en fazla fonlanan kâr amacı gütmeyen kurumlarından biri hâline getiriyor.
Münhasırlıktan Çoklu Buluta
Bugüne kadar Microsoft’un OpenAI ile kurduğu ilişki, özellikle Azure üzerinden sağlanan ayrıcalıklı erişim ile öne çıkıyordu. Ancak yeni anlaşmanın getireceği değişikliklerden biri, bu münhasırlığın gevşemesi olabilir. OpenAI’ın Oracle ile dev bulut altyapı anlaşması yapması, şirketin gelecekte çoklu bulut stratejisini benimseyeceğini gösteriyor. Bu durum, ekosistemde daha geniş iş birliklerinin kapısını aralayabilir.
Microsoft’un Çift Kulvar Stratejisi
Microsoft, OpenAI ile olan yakın ilişkisini sürdürürken aynı zamanda kendi yapay zekâ modellerine de yatırım yapıyor. GitHub Copilot’tan Microsoft 365 entegrasyonlarına kadar pek çok ürününde OpenAI modelleriyle birlikte kendi modellerini de kullanmayı planlıyor. Bu yaklaşım teknoloji devinin çoklu model stratejisine hız kazandırıyor.
Regülasyon ve Zaman Çizelgesi
Her iki şirket için de bu dönüşüm sürecinin sadece teknik değil, aynı zamanda hukuki ve regülasyonel boyutları da var. Anlaşmanın bağlayıcı hâle gelmesi için özellikle ABD’deki yasal düzenleyicilerin onayı bekleniyor. Sürecin 2025 yılı bitmeden tamamlanması öngörülüyor. Bu nedenle mevcut mutabakat zaptı bir köprü anlaşma olarak değerlendirilebilir.
Yapay Zekâ Ortaklığında Yeni Bir Eşik
OpenAI ve Microsoft arasındaki yeni anlaşma yalnızca iki şirketin geleceğini değil, aynı zamanda yapay zekâ ekosisteminin yönünü de şekillendirecek. Çoklu bulut stratejisi ve Microsoft’un paralel yatırımları, önümüzdeki dönemde daha rekabetçi ve çok aktörlü bir ortam yaratabilir.
Bu sürecin sonucunda hem şirketler hem de kullanıcılar için daha geniş seçenekler, daha güçlü altyapılar ve daha net regülasyon çerçeveleri gündeme gelecek. Yapay zekâda güvenlik, şeffaflık ve inovasyon vurgusu, bu iş birliğinin temel taşları olmaya devam edecek.
